1980’li yılların sonunda başlayan Tarsuslular’ın Üniversiteye kavuşma hayali, yoğun mücadeleler sonucunda 2018 yılının Mayıs ayında gerçekleşti.

Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan nüfusu 54 vilayetten fazla, 10 bin yıla uzanan geçmişiyle kadim kent olan Tarsus’un mücadeleci halkı ve aralarında bu satırların yazarı olarak bendenizin de bulunduğu Gazetecilerin desteği ve kimi zamanda öncülüğü ile Tarsus Üniversitesi’nin resmen kurulmasını sağlayan imzayı attığında Tarsuslular gerçekten de büyük bir bayramı yaşadı.

Üniversite kurulması takdir edersiniz ki öyle kolay olmuyor. Hele hele bir İlçe iseniz zorunda ötesinde hayal olarak kalıyor ve ütopyadan öteye gitmiyor.

Ama mücadeleci ruha sahip olan Tarsus’un sivil dinamikleri, siyasetçileri, vekilleri, belediye başkanları ve tabi ki Gazetecilerin de destekleriyle hedefe ulaşma yolunda ısrarından vazgeçmiyor, hakkını arıyor ve sonunda hakkını alıyor.

Tarsus Üniversitesinin kurulmasına giden yolu önceki yazılarımda yazmıştım. Ama olur ya okumayanlar çıkabilir yada hafızalarını tazelemek isteyenler olabilir düşüncesiyle 24 Haziran 2016 tarihinde yazdığım köşe yazısının linkini vermek istiyorum. (http://www.sonmanset.com/makale-tarsus-a-universite-kurulmasinin-oykusu--10050.html )

Tarsus Üniversitesi kurulur kurulmaz Rektörlüğüne Prof. Dr. Orhan Aydın atandı.

Mücadeleci, içten, samimi, ne istediğini ve ne yapmak istediğini son derece iyi bilen naif, barışçıl, hoşgörülü bir kişiliğe sahip olan Rektör Prof. Dr. Orhan Aydın’ı tanıdıkça Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ne kadar isabetli bir atama yaptığını gözlemledim.

Üniversiteler kurulur kurulmaz kentin sosyal, kültürel ve ekonomik anlamdaki gelişmelerini dönüştürmüyor elbette.

Bu bir süreç… Hem de uzun soluklu bir süreç. Ve bu süreçte Rektör Orhan Aydın inanılmaz bir efor sarf ediyor.  Üniversite yönetimindekiler ve oluşturulmakta olan akademik kadrosu da Rektör Aydın’a her türlü desteği çalışarak verme gayreti içindeler. Onları da kutlamak isterim.

Üniversitelerin bulundukları il yada ilçelerin sosyal, kültürel ve ekonomik gelişmişliğinde çok ciddi payı olan son derece önemli kuruluşlardan birisi olduğu gerçeğinden hareket ederek, Tarsus Üniversitesi’nin de doğup büyüdüğümüz ve yaşamakta olduğumuz kadim kent olan Tarsus’umuza, bölgemize ve dolayısıyla ülkemize bilimsel katkılarının yanı sıra, öğrencilerinin kent içerisindeki harcamalarından kaynaklanan ekonomik katkılarını da ifade etmek isterim.

Üniversiteler bulundukları kenti inanılmaz bir şekilde geliştirip, dönüştürüyor. Rektör Orhan Aydın’ın “Tarsus Üniversitesi kente hayat verecek” deyimiyle de geleceğe ışık tutuyor.

Akademik kadrosunun yanı sıra ülkemizin dört bir yanından gelen geleceğimizin güvencesi olan genç öğrencilerinin hayata hazırlandığı Tarsus Üniversitesi’nin kentimize sağlayacağı son derece önemli ve anlamlı katkılarının yanı sıra; bu genç Üniversitemizin yer aldığı Tarsus’un da gerek tarihi ve turistik özellikleri, gerekse bereket fışkıran toprakları, doğal güzellikleri, iklimi, ulaşım ve barınma kolaylıkları üniversitemizi daha da cazip kılmaktadır.

Tüm bu güzellikler ve özellikler, öğrencileri etkileyen ve tercihlerini Tarsus Üniversitesi’nden yana kullanmalarında önemli unsurlar olarak dikkat çekmektedir.

Bir zamanlar çok sayıda fabrika bacasının tüttüğü, binlerce çalışanıyla kişi başına düşen milli geliri Türkiye ortalamasının çok üstünde olan Tarsus’umuzda fabrikaların kapanmasının ardından ortaya çıkan işsizlik ve ekonomik sıkıntının önümüzdeki süreçte Tarsus Organize Sanayi Bölgesi ve Tarımsal Ürün İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesinin hizmete girmesiyle birlikte ekonomik sıkıntılar ve işsizlik sona ererken, Tarsus Akdeniz bölgesinin çekim merkezi haline gelecektir.

İşte bu noktada Üniversitemizin Tarsus halkıyla hayatın her alanında işbirliği yapmak durumundadır.

Yeni kurulan Üniversitelerin kuruldukları kentle olan ilişkilerinin en üst düzeyde geliştirilmesi için hepimize önemli görevler düşmektedir.

Kabul etmek gerekir ki; dünyanın neresinde olursa olsun üniversiteler bulundukları kentin sosyo-ekonomik eşitsizlikleri gideren, kentsel kalkınma ve gelişmeyi hızlandıran temel aktörlerden biri olarak kabul edilmektedir.

Kentleşme, sadece insanları kent olarak adlandırılan yere çekme sürecini belirtmekle kalmamakta, insanların kentteki yaşam biçimini benimsemesi anlamına da gelmektedir. Bir başka deyişle, nüfus hareketine bağlı bir olay gibi görünmekte olan kentleşme, toplum yapısında ve ekonomide yaşanan gelişmelerle yakından ilişkilidir. Bu doğrultuda kentleşme sanayileşmeye ve ekonomik gelişmeye kentin büyümesi sonucunu ortaya çıkarmaktadır.

Tarsus Üniversitesi’nin önünde daha kat edilecek çok ama çok uzun mesafeler vardır. Bu mesafeleri kısaltmak için Tarsuslular’ın tek yürek halinde enerjisini doğru zamanda, doğru bir şekilde kullanması gerekiyor. Bu bağlamda başta Mersin Valisi, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı, Mersin Milletvekilleri, Tarsus Kaymakamı, Belediye Başkanı, Meslek Odaları, diğer sivil toplum kuruluşlarına ve elbette ki biz Gazetecilere her zamankinden daha çok görev düşmektedir. Hepimiz Tarsus Üniversitesi’ni hak ettiği yere daha kısa sürede getirebilmek için Rektör Orhan Aydın’a ve arkadaşlarına destek olmalıyız.

Üniversitemizin binalara acil ihtiyacı bulunmaktadır. Tarsus Eğitim ve Kültür Vakfı, şu anda Özel Toros Okullarının kullandığı binayı Tarsus Üniversitesine devretmiştir. Bu konuda Tarsus Eğitim ve Kültür Vakfı’nın Mütevelli heyetine teşekkür ederiz. Tarsus Üniversitesi'nin kurulmasında emeği geçen herkese bu kentte yaşayan bir Gazeteci, bir birey olarak canı gönülden teşekkür ediyorum.

Sözün özü; Bu satırların yazarı olarak Tarsus’a Üniversite kurulması konusunda her Tarsus Sevdalısı Basın mensupları gibi en çok emek veren Gazetecilerden biriyim. TRT ve Anadolu Ajansı Muhabiri, Manşet Yayın Grubunun sahibi olarak şahsım ve Sabah Gazetesi grubunun Tarsus Temsilcisi ve Manşet Yayın Grubunun kurucusu kıymetli eşim Neslihan Özbozkurt için Tarsus Üniversitesi’nin bir başka önemi daha var.

Çünkü kurulması için uzun yıllar mücadelesini verdiğimiz, kadim şehrimize hayat vereceğine yürekten inandığımız Tarsus Üniversitesi’nde büyük gurur duyduğumuz oğlumuz Onur Başar Özbozkurt; Dr. Öğretim üyesi olarak hizmet vermektedir.

Tarsus Üniversitesi elbette Gururumuz olarak sonsuza dek eğitime devam edecektir.